Devrimciler ölmez, göç eder sadece! Güle güle Loukanikos...

Ben ki  "bilmiyorum, tanımıyorum" kelimelerini kullanırken hayatta utanmam. Bilmiyorsak öğreniriz, tanımıyorsak tanışırız, nedir ki yani!? Utandırdı beni Loukanikos. Başımı öne eğdirdi. Ben ki el bebek gül bebek yaptığım kendi küçük dünyamda sarıp sarmaladığım (olduğundan çok büyük) olmaz iki çeşit r anlam yüklediğim bu bloğa yazı yazarken hep çok heyecanlandım, çok yürekten yazdım hatta bir gün bir arkadaşım dedi ki "Oya bloğun erkek olsa her gece ona verecekmişsin yemin ederim"

Hayır bozulmadım. Duygulandım...ne güzel dedim kendi kendime. İçimdeki duyguyu geçirebiliyorum demek ki herkese. Ne var ki size bir şey itiraf edeyim mi,  ben bu klavyenin başına hiç bu kadar heyecanla oturmadım. Ellerim titreyerek, kalbim çarparak yazıyorum...duyuyor musun?

Getirsene elini!...Ta şuramdan yazıyorum...


Onu ilk iki gün önce instagramda Hürriyet yazarı Kanat Atkaya'nın paylaştığı bir fotoğrafta gördüm. Şöyle yazıyordu altında "güle güle yiğit Loukanikos!"
Öyle böyle bir şahsiyetten bahsetmiyorum. Meğer bütün dünya tanıyormuş. Tıme dergisinin "En Meşhur Yüz Şahsiyet" listesinde adı geçiyormuş.
Atinalı bir sokak köpeği tam on yıldır her direnişte, her protestoda, bütün öğrenci eylemlerinde, hak arayan bütün kalabalıkların en önünde duruyor(muş)!
Polisin karşısına dikilip kendi dilinde kendi sloganını atan bir köpek düşün...düşündün mü gerçekten?
"Yiğit" kelimesini hiç kimseye böyle yakıştırmamıştım ben. Anlamıyla buluşmak diye bir şey varsa budur!

Hiç ısırmayan ama her seferinde polisin karşısına dikilip havlayan bir köpek!...Hayatın kendi hassas terazisi var. Biz hissedemiyoruz her zaman ama; o hissetmiş işte!
Daha acı olan bir şey var. Loukanikos yaşlı bir köpek değil, daha on yaşında. Veteriner ölüm nedenini onca zaman mağruz kaldığı kimyasal maddelerin verdiği zararla açıklamış. Ne denir ki...
Benim burda paylaştıklarımla yetinmeyin. Adını google'a yazıp bakın mutlaka ve hemen aklınıza şunu getirmeye çalışın. Ben bu kadar asalatli kimi tanıyorum hayatımda? Bir çırpıda aklınıza beş isim getirebiliyorsanız, ne mutlu size!...

Güle güle Loukanikos!...
Böyle tanışmayı hiç istemezdim; ama ne şekilde olursa olsun başka kimle tanıştığıma bu kadar müşerref olduğumu hatırlamıyorum, biliyor musun!?



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Peki'yi kim icat etti?

ERTUĞRUL ÖZKÖK: CENAZEM KİLİSEDEN KALDIRILSIN İSTİYORUM!

Rötarlı: Grinin Elli Tonu